Bu yıl diğer yıllara oranla ortalamanın üzerinde bir seyirci performansı sergilediğimi düşünüyorum. 30 Eylül 2023 ile 31 Mayıs 2024 aralığında 37 sahne etkinliğine (tiyatro ve modern dans) katıldım ve bunları daha önce de bahsettiğim şekilde puanlayarak paylaştım. Şimdi burada genel tabloya bakacağız.
Gittiğim oyunlar için bir süredir 5 üzerinden bir değerlendirme yapıyorum. Burada 0 vermiyorum, 1’i de pek verdiğim söylenemez. -0 için insanlık suçu işlenmeli ve 1 için seyirci ile dalga geçilmeli gibi bir çerçevem var- Gittiğim oyunlar 2023- yazısında ayrıca bu durumu açıklamıştım. Şimdi gelelim gittiğim oyunların dökümüne.
37 oyun kulağa çok gibi gelebilir ancak Selma 70+ (belki 100+), Serhat da bi o kadar oyuna gittikleri için ben kendimi ortalama seviyede bir müdavim olarak görüyorum ve bu 37 oyun için altta yer alan sayılar cinsinden puanlama yaptım.
⭐⭐⭐⭐⭐ 3
⭐⭐⭐⭐ 11
⭐⭐⭐ 8
⭐⭐ 15
⭐ 0
En çok beğendiğim 3 oyunu ismen de anmam gerek, benden 5 yıldız alan oyunlar şu şekilde: Sabit Efendi Yahut Tuvalet Kâğıdının Bilinmeyen Tarihçesi, Misket ve Bernarda. Bu oyunlar oldukça ince işçilik isteyen ve birçok kişinin parmak ucunda büyüttüğü oyunlar, dolayısıyla alkışı hak ediyorlar. Buradan bir kez daha bu oyunların yapımında emeği geçen insanlara tek tek teşekkür ediyorum.
Bundan sonrası için oyunları tek tek bahse konu etmeden bir şeye değinmek, seyir deneyimini biraz olsun anlatmak istiyorum.
Seyir deneyimi oldukça kişisel bir alan ve yan yana oturan iki kişinin taban tabana zıt deneyimlerle bir sahneden ayrılması mümkün. Buradan hareketle benim notlandırmamı referans kabul etmek bazıları için hayal kırıklığı yaratabilir. Ki yaratmıştır da, listenin tam halini hemen alta bırakıyorum, hayal kırıklığı için bakılabilir ya da bana güvenerek seçimlerini şekillendirebilirsin.

Lafı çok uzatmadan anlatmak istediğim kısma geleyim. Gittiğim oyunlarda günün yorgunluğu, o an ihtiyaç duyduğum şey, oyundan bir beklentim varsa beklentinin şiddeti ve derken oyunun kendi akışı içinde pek çok şey müdahil oluyor. Genellikle oyunları çıplak seyretmeyi sevdiğimden minimum bilgi ile oyunu karşılamaya çalışıyorum. Bir oyunu merak edip birine soracağımda genellikle o oyuna tekrar gider misin diye sormaya gayret ediyorum. Ben şahsen bir daha gideceğimi düşündüğüm oyunları seviyorum. Tekrar gideceğimi düşündüğüm oyunlar ise 3 ve üzerinde puanladıklarım.
Aynı oyuna çok kez gittiğim de oluyor ve bu da seyir deneyimini etkiliyor. Anna Karenina (Ankara DT) oyununa 4 kez gitmiş, gittiğim temsiller içinde en çok 3. temsili beğenmiştim. Puanlamaya başladığımdan bu yana aynı oyun iki kez listeye girmedi ancak bu durum vuku bulursa elbette değişen şeyleri paylaşırım.
Seyir deneyimini puanlamak, bunun bir matematiğinin oluşu sanırım bu yazıyı aşacak, şimdilik puanlamanın zor olduğunu ancak sezon boyunca ve bundan sonrası için oyunlar hakkında ortalama bir veri tutabildiğimi görmek hoş bi’ deneyim oldu. Hangi oyunların hatırına hangi oyunlara katlandığımı gördüm. Ayrıca ortalamada kötü bir sezon yaşamadığımı da gördüm, bu mutlu hissettirdi. -ortalama 3.05-
Kapatırken kısa bir anı paylaşayım. Yaş Günü Partisi oyununa gitmiştim. Oyun çıkışı anlamlı bir cümle duydum, orta yaşlarda bir kişi şöyle dedi: “.. bundan sonra gideceğimiz oyunları daha iyi araştıralım.” Sanırım oyunları tartıya koymanın özü bu.
Dağınık zihnimden şimdilik bu kadar!
Bir sonraki yazıda görüşürüz.
Aynı tablo içinde 2024/25 oyunlarını da girmeye başladım, bu yıl öyle tahmin ediyorum ki 40 civarında oyun temsiline gideceğim. Aynı formatta yazıyı yine Temmuz ayında kaleme alabilirim, o tarihe kadar tablo üzerinden oyun puanlamalarıma bakabilirsiniz.